Friday 31 October 2008

Zombi Apoca Festivali 2008

Heryıl birçok ülkede yapılan Zombi Apoca Festivali korku festivali olma özelliği ile tanınan bir şenliktir. Bu şenlik 2 Ekim ve 5 Ekim aralarında yapılır. Seattle'de yapılan Zombi Apoca Festivali'nde bu yıl farklı bir gösteri yapılarak binlerce legonun biraraya gelmesiyle oluşturulan bir mini dünya yaratıldı.

Glass Duo'dan Bardak Müziği

Glass Duo (Bardak İkilisi) Anna ve Arkadiusz Szafraniec adlı iki Polonyalı müzisyenden oluşuyor. Görünüşe göre dört ve dört buçuk oktava kadar çıkabilen dünyanın en büyük bardak harpini yapmışlar.

GLASS DUO ensemble - glass harp music

Oyuncak Ayı Şeklindeki Şirin Koltuk

Şimdiye kadar, Dünya'daki en büyük oyuncak ayıya benim sahip olduğumu düşünüyordum. Fakat görünüşe göre, yanılıyormuşum. İsveçli bir tasarımcı olan Matti Klenell, her zaman hayalini kurduğum bir koltuk tasarımı ortaya çıkarmış. Matti Klenell, devasa bir oyuncak ayı şeklindeki, bu yeşil ve şirin koltuğu tasarlamış. Keşke bu koltuk, bu kadar üzgün görünümlü olmasaydı, keşke bu kadar yeşil olmasaydı ve keşke, bir sergi için 2001 yılında üretilmiş olan tek numune olmasaydı.

Gitar Tekne İle Dünya Turu

Avustralyalı şarkıcı Josh Pyke, şarkısı Make You Happy'nin klibinde kullanılmak üzere tıpkı kendi gitarının biçiminde bir deniz motoru yaptırdı.

Pyke, motorunu kıyıdakilerin şaşkın bakışları altında Sidney Limanı'nda yüzdürerek hava attı. İzleyenler, manzaranın 1788'de İngiltere'den ilk donanma filosunun gelişinden sonraki en ilginç görüntüyü oluşturduğunu söylediler.

Motoruna, Avustralyalı gitar üreticisi Maton'un adını veren Pyke'ın bu gösterisi aslında yeni şarkısı Make You Happy'nin klibinde kullanılmak üzere görüntülendi. Amerikalı şarkıcı Lenny Kravitz de 1990'da gitar şeklinde bir tekne ile denize çıkmıştı.

JOSH PYKE: Guitar Boat Hero

Thursday 30 October 2008

Kağıt Tekneyle 112 Millik Yolculuk

Çinli öğretmen 180 kilometre geniş Tayvan boğazını kağıt tekneyle geçmeyi düşünüyor. Meishan kentinde outran Zhu Yalin, kimya öğretmeni , tekneği yapmak için Xianmen'e geld Zhu Yalin "Kağıttan yapılmış teknenin yanısıra yapıştırıcı da organic malzemeden yapılacak. Un çorbasından olacak " dedi.

Tekne 1.82 metre uzun, dibi ise 5 santimetre kalın olacak. Tekne 2 kişi taşıyabilecek.Zhu, 2005 yılında kağıt tekneyle , Mingjiang nehrinde 80 kilometrelik yolculuk yapmıştı.

Göz Yaşıyla Yazı Yazıyor

Luoyang'da yaşayan 56 yaşındaki Ru Anting, burnundan çektiği suyu gözünden püskürterek istediği uzunlukta yazı yazabiliyor.

Bu yeteneğini Shansui şehrindeki Lotus Parkında sergileyen Anting, yaptığı gösteride özel hazırlanmış bir zemin üzerine 'Talih okyanus kadar büyük bir denizdir' yazısını yazdı.

Kendisini izleyenleri büyük hayrete düşüren Anting, Çin ajanslarına yaptığı açıklamada bu yeteneğini çocukken nehirde yüzerken farkettiğini belirtti.

Zaman zaman yüzerken su yutabiliyorum. Bir keresinde yine çok miktarda su yutmuştum ve bu su gözlerimden fışkırdı.

O anda bütün arkadaşlarım hayretten küçük dilini yuttu' şeklinde açıklamda bulundu. 1990 yılında işsiz kalan Ru, yaklaşık 20 yıldır bu yeteneğiyle para kazanıyor. İşsiz kaldığında bu yeteneğini daha da geliştiren Ru Anting, üç yıllık sıkı bir çalışmadan sonra gözyaşını 3 metre uzaklığa kadar püskürtmeyi başar.

Evin Eşek Sahipleri

İngiliz Tim ve Jackie Ferrier çifti üç yıldır iki eşekle aynı evi paylaşıyor. Holly ve Charlie adlı eşekler ev hayatına öyle iyi adapte olmuslar ki adeta kedi-köpekten farksızlar. Fransız tostunu çok seven ikili kokuyu alınca kahvaltı masasının yanında yerlerini alıyor. Jackie Ferrier İngiliz Daily Mail gazetesine 'Her zaman bir eşeğim olsun istemiştim. İki tane oldu' açıklamasını yaptı.

Wednesday 29 October 2008

En havalı Mercedes

Tamamı 300 bin adet Swarovski kristali ile kaplanan bu Mercedez'in aslında çok önemli bir misyonu var.

A Mercedez-Benz SL600 serisi tamamı Swarovski taşlarla kaplı hali görenlerin ağzını açık bırakıyor.Japonya'nın batısındaki Osaka şehrinde Sogo mağazasının vitrine koyduğu bu havalı ve parıldayan Mercedes'in değeri tam 40 milyon yen (403 bin dolar)

Resesyondaki Japon ekonomisine inat tüketiciyi cezbetmek için hazırlanan bu Mercedes için tam 300 bin adet Swarovski taşı kullanılmış.

Bakalım bu otomobil Japon ekonomisini resesyondan (durgunluk) çıkarmada etkili olabilecek mi?

Scooter İle Dolaşan Postacı (Haziran 1939)

Artık ayakları yürümekten aşınmış olan postacılar için, motorlu scooter araçlarının temin edilmesi teklifi ilk defa, kendine bir ev yapımı scooter tasarlamış olan, Columbia'dan Henry R. Smith isimli bir postacı ortaya atmıştır.

Bu scooter aracının sürücüsü, aracın arka kısmında ayakta durur. Ayrıca bir eliyle direksiyonu idare ederken, diğer eliyle de debriyajın ve frenin bir arada bulunduğu bir kontrol kolunu kullanır.

Benzinle çalışan bu aracın motoru, scooter'ı saatte 8 ila 30 kilometrelik hızlarda hareket ettirebilir. Bu scooter'ın testlerinde, aracın 20 kilometrelik bir güzergahı, ortalama 2 saat sürede geçebildiği görülmüştür.

Henry R. Smith'in bu harika makinesinin yapımı, ona tam olarak 150 dolara mal olmuş. Fakat Henry R. Smith, eğer seri üretime geçilebilirse bu maliyetin çok daha aşağılara düşeceğini tahmin etmiştir.

Dünya'nın En Yüksek Dönme Dolabı

Dünya'nın en yüksek dönme dolabı tam 42 katlı bir binanın yüksekliğine ulaşıyor!

Singapore Flyer dönme dolabı, bir dönme dolabın ihtiyacı olan her şeye sahiptir. Bunlar arasında, her biri tam 28 kişi taşıyabilen devasa kapsülleri ve nefes kesici 30 dakikalık bir sürüş keyfini sayabiliriz.

İnşaatının tamamlanması, tam olarak 180 milyon dolarlık bir fiyata mal olan Singapore Flyer dönme dolabı, Marina Promenade'de bulunan 33.700 metrekarelik bir alana inşa edilmiştir. Bu dönme dolabın, 3 katlı bir terminal (Ticari alan) binası vardır ve kendisi, tam olarak 150 metre (Şu anda, Dünya'nın en uzun dönme dolabıdır) çapındadır. Bu dev dönme dolaba, ev toplantıları ve hatta partiler düzenleyebileceğiniz genişlikte, 28 kişilik olan klimalı 28 adet kapsüller yerleştirilmiştir.

Gerçek Örümcek Adam: Alain Robert!

Örümcek adamdan mı bahsediyorsunuz? Alın, işte size gerçek bir örümcek adam. Fransa kökenli bir dağcı olan Alain Robert, Abu Dhabi firmasının bir yatırımı olan, tam 185 metre yüksekliğindeki Authority gökdelenine, hiçbir araç ve ekipman kullanmadan sadece elleriyle, tam 20 dakika içinde tırmandı.

Alain Robert aynı zamanda, tüm Dünya'nın dört bir yanında bulunan 80'den fazla dev gökdelene tırmandı. Alain Robert'ın tırmandığı bu dev gökdelenler arasında; Chicago'da bulunan Sears gökdeleni, Kuala Lumpur'da bulunan Petronas İkiz gökdelenleri, Paris'te bulunan Eiffel Kulesi ve New York'ta bulunan Empire State binası gibi, birçok Dünyaca ünlü gökdelenler bulunmaktadır. Tabi ki Alain Robert her zaman olduğu gibi, bu binalara çıplak elleriyle tırmandıktan hemen sonra, polisler tarafından göz altına alınarak ifadesi alınmaktadır.

Tuesday 28 October 2008

Bira Kutusudan Ev

Houston'ın en popüler simgelerinden biri olan Bira Kutusu Evi, emekli bir döşemeci olan John Milkovisch tarafından yapılmış.

Proje, çim biçme makinesini kullanmaktan yorulduğu zamanlar olan 1968 yılında başlamış. Güzel bir manzara yaratmak için kayalarla, mermerlerle, metalle ve betonla oynamaya başlamış. Daha sonra gözünü evine dikmiş ve en sonunda evini kendisinin, eşinin ve komşularının tükettiği biraların düzleştirilmiş kutularıyla kaplamış.

John Milkovisch'in Bira Kutusu Evi'yle ilgili sevdiği şey, insanların bu evin yakınından geçerken, durmaları ve onun yarattığı bu esere şaşkın gözlerle bakmaları ve daha sonra bu evi görmeleri için başka arkadaşlarını da çağırmalarıymış. Bira Kutusu Evi, yıllar boyunca yenilenmiş ve önemli bir yerel simge olarak korunmuş.

Angel Oak (Melek Meşe) Ağacı

Bu inanılmaz görünümlü meşe ağacının, 1.500 yıldan daha yaşlı olduğu tahmin edilmektedir ve bu olağan üstü ağaç, Amerika Birleşik Devletlerinin Güney Carolina eyaletinde bulunan, Charleston kentindeki Angel Oak isimli bir parkta bulunmaktadır.

Dünya Üzerindeki Cehennem

Güzel Dünya'mızın üzerinde, sanki cehennemin Dünya üzerine çıkmış halini temsil eden, oldukça garip yerler vardır. Bu yerler öle garip yerlerdir ki, onları gördüğünüzde bu alanların kıyamet günü temasını kullanmayı oldukça çok seven, bilim kurgu yazarlarının ilginç zihinlerinin tasarladığı yerler olduğunu düşünebilirsiniz. Fakat tüm bu garip yerler, gerçekten vardır.

Turistlerin alana girişi yasaklanmış olan bir yer, hiçbir fotoğrafçının kesinlikle içeri adımı bile atamayacağı garip bir yer. Eğer fotoğrafçılar içeri girerse, fotoğraf makineleri ellerinden alınıyor ve fotoğrafçılar, polis tarafından hemen tutuklanıyorlar. Gerçekten bir fotoğrafçı için, Dünya üzerindeki cehennemin bir tasviri. Bu fotoğraflarda ise, karaya oturan devasa bir geminin, onu içten içe yiyen kurtlar gibi nasıl parça parça yok edildiğini görebilirisiniz.

The Daily Coyote (Çakal'ın Günlüğü)

İnanılmaz derecede şirin olan bir çakal (Bu fotoğraflarda görülen o değil), internet ortamında kendisine ait bir blog'a sahiptir. Tıpkı Almanya'nın yavru kutup ayısı 'Knut the Bear' gibi.

Blog'un yazarı Charlie, anne ve babası bir koyuna saldırdığı için, çiftçiler tarafından tüfekle vurularak öldürüldükten sonra, geçtiğimiz Nisan ayında hiç beklenmedik bir şekilde, benim kapıma bırakılmış olan ve vahşi doğada doğmuş bir çakal yavrusudur.

Bu zavallı yavrunun, hayatta kalabilmesi için (en azından kısa dönem içinde) benim yardımıma ihtiyacı olduğunu fark ettiğimde, vahşi bir hayvanı yetiştirebilmek, ona bakabilmek için, nelere sahip olduğumun ve bunun için yeterli olup olmadığının hiçbir önemi kalmamıştı. Ben bu blog'u yazmaya başladığım anda, Charlie şu anda 6 aylık olan bir çakal yavrusu oldu.

Her ne kadar, her gece benim yatağıma gelip kıvrılarak, benimle beraber uyuyor olsa da (Dolunayın ortaya çıktığı geceler hariç), benimle beraber kamyonetimde gezintiye çıkıyor olsa da ve benim kedime inanılmaz derecede sevgiyle bağlı olsa da, ben Charlie'yi benim evcil hayvanım gibi görmüyorum.

Ben onun sahibi olmak istemiyorum. Sadece güzel bir uyumluluk içinde, beraber yaşamak istiyorum. Zaten bizim yaptığımız da bundan ibarettir' diyor.

Friday 24 October 2008

Akıllara zarar lokanta

Hastane görünümlü bir restorantta yemek yemek ister misiniz? Hayal gücünü zorlayan bir tasarım... Servisi hemşireler yapıyor, barmenler de doktorlar...


Şirinler 50 yaşına bastı

Dünyaca ünlü çizgi film kahramanları şirinler 50 yaşına bastı..Dünyaca ünlü çizgi kahramanlar Şirinler, yarım yüzyılı devirdi.

Belçikalı karikatürist Peyo tarafından 1958’de çizgi roman olarak hayata başlayan Şirinler, kötü kalpli büyücü Gargamel’in bütün çabalarına rağmen 50 yaşına bastı.

1981 yılında da televizyon dünyasıyla tanışan Şirinler için 8 yılda 256 bölüm çekildi. Ormanda komün hayatı yaşayan ve Şirin Baba tarafından yönetilen Şirinler’in komünizmi çağrıştıran bir altyapısı olduğu iddia ediliyor.

Şirinlerden bir bölüm.....

Rus Yapımı Ahşap Bilgisayar

Bu teknoloji-sanat karışımı harika parça, Rus bir zanaatkar tarafından ismi açıklanmayan bir müşterisi için özel yapım olarak üretildi.

Bu ahşap bilgisayar, daha çok galeriye ait bir parça gibi görünmekle kalmıyor, aynı zamanda mükemmel şekilde fonksiyonle bir masaüstü bilgisayar olma özelliği de taşıyor. Testle gösteriyor ki, oyun oynarak geçirilen 24 saatlik ekstrem bir süreden sonra bile ısınmayla ilgili herhangi bir sorunla karşılaşılmıyor.

Tayland'ın Fil Orkestrası

Hayvan müzisyenlerden konu açılmışken, Tayland Fil Orkestrası tam anlamıyla bir hayvan orkestrası özelliğine sahip. Yaklaşık 16 filden oluşan bu vahşi müzisyen grubu insanların öncülüğünde devasa ksilofonlarla, mızıkalarla, davullarla, gonglarla ve diğer enstrümanlarla müzikal doğaçlamalar yapıyorlar.

Aşağıdaki animasyon, Tayland Fil Orkestrası'nın müziğini ve resimlerini gösteren 4 dakikalık bir müzik videosu. Tayland Fil Orkestrası, (Tayland Fil Koruma Merkezinden) Richard Lair'in ve besteci Dave Soldier'ın fil müziklerini yöneterek fil müzisyenlerin, doğal ortamlarında kaçak olarak avlanmalarının ve türlerinin tehlikeye girmesinin önüne geçilmesine yardımcı olmaya çalıştıkları Tayland'ın Lampang bölgesinde bulunuyor. Tayland Fil Orkestrası, iki tane albüm çıkardı ve üçüncüsü de yolda. Kârın yarısı, Tayland Fil Koruma Merkezi'ne gidiyor.
Filler, Dünya'nın en akıllı yaratıkları arasındadır. Fillerin problem çözme yetenekleri, bir yunus balığıyla eş değer düzeyde.

Boyama ve müzik çalma gibi karmaşık görevleri yerine getirebiliyorlar. Filler, kaybettikleri arkadaşları, aile üyeleri ve yaşlı ataları için cenaze ayinleri de düzenlerler. Mizah, keder ve kendi varlığının farkında olmak gibi gelişmiş duygulara sahiplerdir.

Ormanlık alanların yok olması nedeniyle, fil dişi için kaçak avlanmaları sebebiyle, yasal olmayan ormancılık nedeniyle ve orman kaynakları ticaretinin önemini kaybetmesiyle Tayland'ın fil nüfusu, dramatik bir şekilde tehdit altına girmiş.
Kendinize bir fil müziği ziyafeti çekerken bu muhteşem hayvanların korunmasına katkıda bulunalım.

Thursday 23 October 2008

Süper bebe

Fazla söze gerek yok, süper bebenin inanılmaz gitar çalış taklidi. System of a down'la çoşan harika bebe.....


System of a Down - Chop Suey Live @ BDO



Kartal ve Tavşanın Dostluğu

Yırtıcı bir avcıyla, avladığı hayvan dost olmazmış diye kim demiş? Yaklaşık 4 aydır ZhengZhou'nun Çin'deki Kuzey Kapısı kuş marketinde garip bir ikili bulunuyor.

Genç karatala yiyecek olması için Çinli, profesyonel bir kartal eğitmeninin kafesinin içine bir tavşan atılmış fakat kartal çok genç olduğundan tavşanı yemek yerine onunla arkadaş olmuş.

Bu ikili çok iyi anlaşmaya başlamışlar ve tavşan ara sıra kartalın tüylerini temizlemeye başlamış, bu da kartalın hoşuna gitmeye başlamış.
Bu, gerçekten de çok şanslı bir tavşanmış.

Sürpriz, Bu Bir Çilek Domates

Daha önce hepimiz, kiraz domatesleri görmüştük fakat bu çilek-domates, bahçıvanları şaşkına çevirdi.

Doğuştan gelen bir yeteneğe sahip olan Eshter Walker, yemek için sebze tarlasından topladığı bir domatesi kesince, bu garip meyveyi farketmiş.
48 Yaşındaki Eshter: "Kesinlikle bir domatesin içinde bulunan bir çilek gibi görünüyor ve tadı domates gibi ama biraz daha tatlı."dedi.

"Bir uzman bakmak ister diye, hala buzdolabında tutuyoruz."diye de ekliyor.

Los Angeles'in Ortasında 100 Keçi Serbest Kaldı

Los Angeles Yeniden Geliştirme Ajansı liderleri, 4'üncü caddede ve Hill caddesindeki dik yokuştaki kalın otları yemeleri için 100 adet keçi kiraladı.

Ajans yetkilileri, keçilerin, benzinle çalışan iki ayaklı ot biçme makinelerinden daha ucuz ve çok daha çevre dostu olduğunu söylediler.
Ofis çalışanları ve oradan geçenler ayrıca, keçilerin bölgeye yayılıp otları yemelerini izlemenin çok daha eğlenceli olduğuna karar verdi.

Elektrikli bir çit, keçilerin etrafını kuşatarak, yokuşun aşağısındaki duvarın üstünden düşmelerini engelliyor. 71 yaşındaki Gonzales, kendisi olmadığı zamanlarda güvenlik görevlilerinin sürüyü izleme görevini yürüttüklerini söylüyor.

Bu keçilerin çoğunun dişi olduğunu söyleyen Gonzales, böyle bir seçim yapmalarının nedeninin hayvanların ot yemeye odaklanmalarını sağlamak olduğunu söyleyen Gonzales ayrıca sürüdeki erkek keçilerin de iğdiş edilmiş olduklarını söyledi.

Nihayetinde, bu alan Kaliforniya Plaza kulesinin, kullanım alanı haline gelecek.

Öğle arasında Kaliforniya Plaza ofis çalışanları, bu küçük parka gelerek keçilere yakından baktılar. Keçilerden bazıları havaya zıplayarak ağaçtaki yapraklardan da tat almaya çalışıyorlardı.

Wednesday 22 October 2008

Dünyanın en rahat odası

Bu odada 15 dakika geçiriyorsunuz, dert tasa kalmıyor...İngiltere’deki Hertfordshire Üniversitesi, küresel mali krizin etkisini üzerlerinde hissetmeye başlayan insanların rahatlaması için özel bir oda hazırladı.

‘Dünyanın en rahatlatıcı odası’ olarak adlandırılan mekanda loş yeşil ışıklar ve suni bir gökyüzü görüntüsü var. Düşük frekanstan sürekli olarak ninnilerin çalındığı odaya ayrıca lavanta kokusu veriliyor.

Ziyaretçilerin 15’er dakikalık seanslar halinde dinlendirildiğini söyleyen Psikolog Prof. Richard Wiseman, “Odanın tasarımında daha önce insanları rahatlatan renk ve kokular üzerine yapılan araştırmaların sonuçlarından yararlandık” dedi.

Rekor kıracaktı, kurtarılmayı bekledi

Akrobasi sanatçısı rekor denemesi sırasında dengesini kaybedince kurtarılmak için bekledi. Akrobasi sanatçısı olan Saimaiti Aijiang, 3100 metre yükseklikte ip üzerinde korumasız yürümek için kırmaya hazırlandığı rekor denemesi sırasında, dengesini kaybetti ve ip üzerinde asılı kaldı.

700 metrelik bu yürüyüş önce gayet başarılı gidiyordu. ancak yolu yarıladığında dengesini aniden kaybeden Aijiang yürüdüğü ipe sarılarak kurtarılmayı bekledi. Turizm açısından Çin'in önemli merkezlerinden biri olan Tianmengshan'da gerçekleşen bu olay da kurtarıcı bir dağcı oldu.

Son dönemlerde sık rastlanan kayıp dağcı haberlerine inat, bu kez kurtarıcı olan bir dağcıydı. Dağcının yardımlarıyla aşağı indirilen İp canbazı, inerken elinde oluşan kesiklerden dolayı ağlıyordu.

Derisine tırnağıyla not yazıyor

Marketten alınması gerekenleri unutmamak için kağıda yazmasına gerek yok. Herşeyi vücuduna not alabiliyor. Nasıl mı?

Süpermarketten alınması gerekenleri unutmamak için kağıda yazmasına gerek yok. Vücuduna tüm ihtiyaçları tırnaklarıyla yazıyor. 50 yaşındaki kadına 'yürüyen kağıt' diyorlar. Uzmanlar ise bunun bir cilt hastalığı olduğu konusunda hemfikir.

Çin'de Deri Hastalıkları Uzmanlığı Bölümü'nde de uzun zamandan beri tartışılan 'kağıt insan' sendromunun bir tür cilt hastalığı olmadığını söyleyen doktorlar, bunu 'garip' olarak nitelendiriyorlar sadece.Çin'in Chuang bölgesinde yaşayan Huan isimli kadın, parmaklarını kullanarak derisinin üzerine yazılar yazabiliyor. Tırnaklarını bir tür kalem gibi kullanan kadın, yazdıklarınnı bir süre sonra derisinin üzerinde belirdiğini ve tüm derisini bir defter gibi kullandığını söylüyor.

"En işe yaradığı zaman alışverişe çıktığım zamanlar. Derimin üzerine unutmamam gerekenleri not ediyorum, herhangi bir kağıda yazmama gerek kalmıyor. Kalem derdi de yok" diyor.

Bunu bir hastalık olan değerlendiren uzmanlar ise, dünyada bu sorunu yaşayan insanların çok nadir olduğunu belirtiyor. Durumun alerjik olabileceğini ifade eden Sandra Hsu, tıbbın bu konuya henüz yetersiz kaldığını ve şimdilik yapılabilecek bir şey olmadığını söylüyor.

Atları hiç böyle görmemiştik

Bu atlar dövüş için yetiştiriliyorlar. Büyük bahisler oynanıyor. Saatlerce kapıştırılan atlar birbirlerini dişleriyle öldürüyor.

Filipinler, 3 gün sürecek bir at dövüşü festivaline sahne oluyor. Atların birbirlerine her türlü şekilde zarar vermesine izin verilen bu dövüş, hayvan hakları savunucularını ayağa kaldıracağa benziyor. Dövüş için yetiştirilen vahşi atlar, dövüşmeleri, ısırmaları ve tekmelemeleri için aylarca eğitimden geçiyorlar.

Kimisinin saatlerce sürdüğü dövüşlerde atlar birbirilerini çoğu zaman dişleriyle öldürüyor. At dövüşünde büyük bahisler oynanıyor. Kazanan atlar kalıyor, kaybeden ve sakatlanan atlarla ise ilgilenen olmuyor. Üstelik bu bahislerdeki paraların çoğu yasadışı suç örgütlerinin parası.

Aslında at yarışı Filipinler'de 10 yıl önce yasaklanmıştı ancak bu yıl yerel polisin bilgisi ve katılımıyla gerçekleştiğini belirtiyor.

Dev Tuvalet İle Protesto

Meksika'nin Puerto sehrinde ki Los Muerstos sahilinde toplanan Greenpeace uyeleri dev tuvaletle eylem yaparak, tuvalet atiklarinin denize bosaltilmasini protesto ettiler.

Jumbo Airplane Oteli

2006 yılı içerisinde Oscar Diös, İsveç'in en büyük uluslar arası hava alanı olan ve Stockholm'ün biraz kuzeyinde bulunan, Arlanda hava alanındaki kaçış yollarından birisinde, 1976 yılında yapılmış olan bir Boeing 747-200 yolcu uçağının, kullanılmaz bir halde beklediğini duymuş.

Bu Boeing 747-200, bir zamanlar Transjet ismindeki bir firma tarafından kullanılıyormuş. Bu uçak, 2002 yılında organizasyonel problemlerden dolayı uçması yasaklanana kadar, Dünya'nın etrafında bir çok tarifeli seferde yolculuk yapan insanları ve Hac görevlerini yerine getirmek için Mekke'ye uçacak olan Müslüman'ları taşımak için kullanılmış bir yolcu uçağıdır.

Bu soylu Boeing 747-200, bir zamanlar gerçekten bakımsız ve oldukça kötü bir durumdaydı. Fakat Oscar Diös, bu uçağın olasılıklarını önceden görebildi. Muhtemelen, o gün boyunca birden çok sayıda bardak içki içen Oscar Diös, aklına mükemmel bir fikir geldiğine karar verdi. Bu fikir de, bu eski Boeing 747-200'yi satın almak ve onu düşük maliyetli bir otel haline getirmekti.

Su Altı Koşu Bandı

İşte bu koşu bandı, sporda bir sonraki adımın ne olacağını göstermektedir. Hidro antrenmanları, her türlü fitness seviyesindeki atletler için, birçok yeni avantajlar sağlamaktadır.

Suyu temel alan egzersiz çalışmalarının, gücü, kas dayanıklılığını ve kardiyovasküler dayanıklılığı arttırdığı, daha önce ispatlanmış bir gerçektir. Bu su altı koşu bandı sayesinde, atletlerin eklemlerindeki ve belirli kas noktalarındaki oluşan yüklerin, oldukça azaltılması sağlanmaktadır.

Spor performansı antrenmanlarının geleceği olarak tanımlanabilecek olan, oldukça modern bir yapıya sahip bu egzersiz ekipmanı, kullanıcının yüksek seviyede bir dayanıklılığa ve güce oluşmasını sağlarken, aynı zamanda vücutta oluşan stresin, minimuma indirgenmesini sağlamaktadır.

Bu modern su altı koşu bandının özellikleri arasında; 1.2 metre yüksekliğe kadar ulaşabilen ve istediğiniz seviyeye kadar ayarlanabilen su seviyesi; güzel bir görüş imkanı sağlamak için dış yüzeyinin şeffaf olması; daha yoğun bir su elde etmeyi sağlayan su jetleri; önceden ayarlanmış su seviyesi yükseklikleri gibi, normal koşu bantlarının özelliklerine ek olarak sayılabilecek, ilginç özellikler bulunmaktadır. Yalnız bu koşu bandının fiyatı, 35.000 sterlinlik fiyatıyla biraz fazla pahalı olmaktadır.

Sualtı Moda Şovu

Sydney'de bu hafta, Cosmopolitan Neutrogena Sualtı Moda Şovu adı altında ilk defa bir sualtı moda şovu düzenlendi.

Organizatörler, şehrin merkezinde, podyum olarak kullanılan, 10 metre uzunluğunda bir su rezervuarı yapısı inşa ettiler. Bu rezervuarın içindeki su 23 santigrat dereceye kadar ısıtıldı.

Rus Buz Heykel Galerisi

Moskova'daki Krasnaya Presnya Parkı'nda, Rus buz heykelleri galerisi, kapılarını ilk kez dış dünyaya açtı. 500 metrekarenin üzerinde bir alana sahip buz müzesinde Rus kültürünün birçok örneği buz halinde sergileniyor. Buz heykellerinin korunduğu yer, sıcaklığı -10 santigrat derecenin altında tutabilen, son teknoloji soğutma sistemleriyle soğutuluyor.

Tuesday 21 October 2008

Masaüstü Popo İstasyonu

Bu ilginç ve çok fonksiyonlu masa üstü aracı, klozete oturmuş bir figür şeklindedir. Post-it notlarını ve kalemleri tutması için tasarlanmış bölümlerinin dışında, bu figürün elinde sanki bir tuvalet kağıdını tutarmış gibi duran, yapıştırıcı bant rulosu bulunmaktadır.

Tüm bunlara ek olarak, sanki özel olarak tasarlanmış gibi duran bir ataç bölümü de bulunmaktadır. Bu renkli figürün, popo kısmında bir mıknatıs bulunmaktadır. Dolayısıyla figürü oturduğu yerden kaldırdığınızda, bu ataçlar figürün poposuna yapışık bir halde yukarı gelmektedir!

Yalnız bu masa üstü aracının, kalemlerle, post-itlerle ve yapıştırıcı bantla birlikte gelmediğini bilmenizde yarar vardır. Fakat buna rağmen, bu masa üstü aracı mükemmel görünümlü bir kutu içerisinde ve yeşil ya da turuncu olan renk seçenekleriyle birlikte gelmektedir. Masa üstü popo istasyonu, patronunuz, çalışma arkadaşlarınız ya da sizin tuvaletlerle ilgili olan garip saplantınızı paylaşan herkes için, mükemmel bir hediyelik eşya olabilir.

"Dünya için üretiyoruz..."